Akademisyenlere patent uyarısı; “tezlerinizi mutlaka korumaya alın!
“NEDEN PATENT ALINMALI?”
Akademisyenlere telif ve patent konusunda farkındalık kazandıran Girişimci Kübra Gökduman; akademisyenlerin yazdığı tezlerin fikri mülkiyet ortamında takip edildiğini söyledi. Akademisyenlerin yazdığı tezlerin mutlaka koruma altına alınması gerektiğine vurgu yapan Gökduman, patentle korunamayan ve buluş niteliğinde sayılan unsurların ne olduğu konusunda detaylı bilgiler aktardı. Akademisyen, personel ve rektörlük arasındaki buluş bildirim sürecine değinen Gökduman; “Estetik niteliği bulunan mahsuller, edebiyat ve sanat eserleri, bilim eserleri, keşifler, bilimsel teoriler, matematiksel yöntemler bilginin sunumu, bilgisayar programları, zihni faaliyetler, iş faaliyetleri veya oyunlara ilişkin plan, kural ve yöntemler buluş niteliğinde sayılmaz. Bu yöntemler patentle değil, telif hakkı ile korumaya alınır. Bitki çeşitleri ve hayvan türlerine ilişkin biyolojik işlemler, insan veya hayvan vücuduna uygulanacak teşhis yöntemleri, cerrahi işlemler, insan bedeninin öğelerden birinin keşfi, insan veya hayvan klonlama ve genetik kimlik değiştirme patentle korunamaz. Neden paten almalısınız? Çünkü patent ile bilgi hırsızlığının, kopyalanmanın önüne geçilir. Rakiplerinize karşı sizi güçlü yapar. Patent aldığınızda, buluşun başkası tarafından üretilmesi ve satılmasının önüne geçilir. Teknolojik lisanslama ve birçok fırsatlardan faydalanırsınız. Özellikle akademisyenler için patent başvuruları çok önemli. Çünkü, patent başvurusunda bulunan akademisyenlerin doçentlik başvurularının hızlı sonuç almasına ve puanlarının artmasına yardımcı olur” ifadelerini kullandı.
AKADEMİSYENLERE PATENT UYARISI
Patent başvurularında sürecin; patent başvuru, şekli inceleme, inceleme raporu, yayın ve tescil şeklinde ilerlediğini söyleyen Kübra Gökduman şu ifadelerle bilgilendirmeye devam etti:
“Akademisyenlere önemli ricamız, bir yayın yapmadan önce ilgili yayın birimine mutlaka patent bildirimini yapmanız gerekiyor. Kaleme alınan yayının patente konu olup olmayacağının mutlaka uzman bir kişiye sorularak öğrenilmesi gerekiyor. Çalışan Buluşları Kanunu’na göre; akademisyen, personel ve öğrenci fark etmeksizin öğrencilerin de ortada bir buluş varsa, tezleri dahi olsa bunu bildirmeleri gerekiyor. Tez ve çalışmalar ilerlerken, akabinde patent çalışmaları arka planda devam edebilir. Patent alınan yapılan çalışmalarda hocaların ve öğrencilerin tezlerinin telife konup olup olmadığı çevrimiçi ortamlarda takip edilmektedir. Dolayısıyla bir mağduriyet yaşamamanız için akademisyenlere ait tezlerin mutlaka koruma altına alınması şart. Diyelim ki siz bir yayın yaptınız ve bunun patent başvurusunu yapmayı unuttunuz. Böyle bir durumda rüçhan süresi dediğimiz bir hak var. Bir yıl içerisinde bu yayının patent başvurusunu yapabilirsiniz. Yayın, tez fark etmeksizin çalışmaların ilgili patent ofislerine bildirilmesi gerekiyor”
“PATENT AKADEMİK KARİYERİ GELİŞTİRMEK İÇİN ÖNEMLİ”
Alanya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mesut Güner, akademisyenlerde patent farkındalığının artırılmasına önem verdiklerini söyledi. Akademisyenlerin buluş değeri ve kariyeri için patent farkındalığının kritik önem taşıdığını söyleyen Güner; “Akademisyenler, yaptıkları buluşları patentle koruma altına alarak bilgi hırsızlığı ve kopyalamaya karşı korunabilirler. Patent aldıklarında, buluşlarının başkası tarafından üretilmesi ve satılması önlenir ve rakiplerine karşı daha güçlü bir konuma sahip olurlar. Ayrıca, lisanslama ve devir fırsatları ortaya çıkar. Özellikle patent başvurusu yaparak buluşlarını koruma altına alan akademisyenler akademik yükseltilme kriterlerinde avantaj sağlayabilirler. Sonuç olarak, patent almak akademisyenlerin yaptıkları araştırmaların ve buluşların değerini korumak ve kariyerlerini geliştirmek için önemlidir. Bu nedenle Alanya Üniversitesi olarak, Teknoloji Transfer Ofisimizde patent, faydalı model farkındalığın oluşması için eğitimlerimize devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.
Akademisyenlere telif ve patent konusunda farkındalık kazandıran Girişimci Kübra Gökduman; akademisyenlerin yazdığı tezlerin fikri mülkiyet ortamında takip edildiğini söyledi. Akademisyenlerin yazdığı tezlerin mutlaka koruma altına alınması gerektiğine vurgu yapan Gökduman, patentle korunamayan ve buluş niteliğinde sayılan unsurların ne olduğu konusunda detaylı bilgiler aktardı. Akademisyen, personel ve rektörlük arasındaki buluş bildirim sürecine değinen Gökduman; “Estetik niteliği bulunan mahsuller, edebiyat ve sanat eserleri, bilim eserleri, keşifler, bilimsel teoriler, matematiksel yöntemler bilginin sunumu, bilgisayar programları, zihni faaliyetler, iş faaliyetleri veya oyunlara ilişkin plan, kural ve yöntemler buluş niteliğinde sayılmaz. Bu yöntemler patentle değil, telif hakkı ile korumaya alınır. Bitki çeşitleri ve hayvan türlerine ilişkin biyolojik işlemler, insan veya hayvan vücuduna uygulanacak teşhis yöntemleri, cerrahi işlemler, insan bedeninin öğelerden birinin keşfi, insan veya hayvan klonlama ve genetik kimlik değiştirme patentle korunamaz. Neden paten almalısınız? Çünkü patent ile bilgi hırsızlığının, kopyalanmanın önüne geçilir. Rakiplerinize karşı sizi güçlü yapar. Patent aldığınızda, buluşun başkası tarafından üretilmesi ve satılmasının önüne geçilir. Teknolojik lisanslama ve birçok fırsatlardan faydalanırsınız. Özellikle akademisyenler için patent başvuruları çok önemli. Çünkü, patent başvurusunda bulunan akademisyenlerin doçentlik başvurularının hızlı sonuç almasına ve puanlarının artmasına yardımcı olur” ifadelerini kullandı.
AKADEMİSYENLERE PATENT UYARISI
Patent başvurularında sürecin; patent başvuru, şekli inceleme, inceleme raporu, yayın ve tescil şeklinde ilerlediğini söyleyen Kübra Gökduman şu ifadelerle bilgilendirmeye devam etti:
“Akademisyenlere önemli ricamız, bir yayın yapmadan önce ilgili yayın birimine mutlaka patent bildirimini yapmanız gerekiyor. Kaleme alınan yayının patente konu olup olmayacağının mutlaka uzman bir kişiye sorularak öğrenilmesi gerekiyor. Çalışan Buluşları Kanunu’na göre; akademisyen, personel ve öğrenci fark etmeksizin öğrencilerin de ortada bir buluş varsa, tezleri dahi olsa bunu bildirmeleri gerekiyor. Tez ve çalışmalar ilerlerken, akabinde patent çalışmaları arka planda devam edebilir. Patent alınan yapılan çalışmalarda hocaların ve öğrencilerin tezlerinin telife konup olup olmadığı çevrimiçi ortamlarda takip edilmektedir. Dolayısıyla bir mağduriyet yaşamamanız için akademisyenlere ait tezlerin mutlaka koruma altına alınması şart. Diyelim ki siz bir yayın yaptınız ve bunun patent başvurusunu yapmayı unuttunuz. Böyle bir durumda rüçhan süresi dediğimiz bir hak var. Bir yıl içerisinde bu yayının patent başvurusunu yapabilirsiniz. Yayın, tez fark etmeksizin çalışmaların ilgili patent ofislerine bildirilmesi gerekiyor”
“PATENT AKADEMİK KARİYERİ GELİŞTİRMEK İÇİN ÖNEMLİ”
Alanya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mesut Güner, akademisyenlerde patent farkındalığının artırılmasına önem verdiklerini söyledi. Akademisyenlerin buluş değeri ve kariyeri için patent farkındalığının kritik önem taşıdığını söyleyen Güner; “Akademisyenler, yaptıkları buluşları patentle koruma altına alarak bilgi hırsızlığı ve kopyalamaya karşı korunabilirler. Patent aldıklarında, buluşlarının başkası tarafından üretilmesi ve satılması önlenir ve rakiplerine karşı daha güçlü bir konuma sahip olurlar. Ayrıca, lisanslama ve devir fırsatları ortaya çıkar. Özellikle patent başvurusu yaparak buluşlarını koruma altına alan akademisyenler akademik yükseltilme kriterlerinde avantaj sağlayabilirler. Sonuç olarak, patent almak akademisyenlerin yaptıkları araştırmaların ve buluşların değerini korumak ve kariyerlerini geliştirmek için önemlidir. Bu nedenle Alanya Üniversitesi olarak, Teknoloji Transfer Ofisimizde patent, faydalı model farkındalığın oluşması için eğitimlerimize devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.